17 Mart’ta yayınlanan bu yazıyı, İtalya örneği üzerinden sezonda perdelerini kapatmak zorunda kalmış tiyatro kumpanyalarının ne talep ettiklerini, maddi kayıplarının ne kadar sürmesinin ön görüldüğünü ve durumun vahametini ortaya koymak için çevirdik. İtalya’da 3 Nisan’a kadar kapatılmasına karar verilen tiyatro binaları günümüzde hala kapalı ve ne zaman açılacağı bilinmiyor. İtalyan Kültür Bakanı Dario Franceschini, İtalya’da hasta sayısının azalmaya başlayacağı tahminleriyle beraber turizm sektörünü canlandırmaya yönelik açıklamalarda bulunurken sanat alanına dair kayda değer bir açıklamada bulunmadı. İtalyan Tiyatro Derneği (ApTI) başkanı Massimo Dapporto ise acil önlemlerin alınmadığını ve oyunculara hala maddi destek verilmediğini söylüyor. İtalyan Kültür Bakanı Dario Franceschini ile yaşanan iletişim probleminin salgın döneminin öncesine dayandığını da belirtiyor. Türkiye’de de Kültür ve Turizm Bakanı 16 Mart’ta “Özel tiyatrolara destek olacağız.” açıklamasında bulunurken yapılan tek icraat vergi borçlarının ertelenmesi oldu, şu an gündemde sanatçıların nasıl geçineceğinden çok tatil sezonunun ne zaman açılacağı var. (Ç.N.)

İtalyan oyuncular, tiyatrolar, kumpanyalar ne kadar kaybedecek?

Tiyatro seyirci için yapılan bir sanattır. Buna rağmen koronavirüs salgını sırasında İtalya’daki tiyatrolar en az 3 Nisan’a kadar perdelerini kapattı ve en yoğun sezonda gösteriler iptal edildi.

Tüm festivaller iptal edildi. Tiyatroların gösteri tarihlerini zamanlamadan dolayı erteleme şansı yok, çünkü 2020 güz ve kış dönemi programları çoktan oluşturuldu.

Bu durum sadece gelirlerin ortadan kalkmasıyla kalmayacak, bu sektörde çalışanların asgari sosyal yardım ödeneği talep etmeleri için gereken gösteri ve çalışma günü eşiğine ulaşmalarını da engelleyecek.

2017’de yapılan bir çalışmaya göre, bu sektörde çalışan İtalyanların % 80’inin işten çıkarılma tedbirlerine erişimi yok, ki bu seyrek istihdamla karakterize olan bir sektör için oldukça korkutucu.

İtalyan Tiyatro Derneği (ApTI) başkanı Massimo Dapporto bu krizin, oyuncular ve tiyatro çalışanları için bir sosyal yardım sistemi oluşturulmasında dönüm noktası olmasını umut ediyor.

Grup, İtalya Kültür Bakanı Dario Franceschini’den acil durum önlemleri ilan etmesini istedi. Bazıları, Beş Yıldız Hareketi Şeması’ndaki “vatandaşlık geliri”ni örnek alan “karantina geliri” talep etti.

Ekonomik zarar, Fondo Unico per lo Spettacolo (FUS) tarafından finanse edilmeyen bağımsız tiyatrolar ve prodüksiyonlar için çok daha görünür olacak.

Avrupa’daki birçok ülke gibi, tiyatro ve diğer sanatlar hükümet tarafından mali olarak destekleniyor. Ancak İtalya’da, FUS fonunun % 50’den fazlası sadece operalara gidiyor.

Facebook’ta insanlar, şovun devam etmesi gerektiğini #lospettacolononsiferma hashtag’ini kullanarak ifade ediyor. Sosyal medya kullanıcıları şarkı, dans ya da monologlardan altmış dakikalık kesitler paylaşarak bunların hâlâ var olduklarını haykırıyor.

Kenara bir miktar para ayırmadıysanız maddi olarak sıkıntıdasınız, diye uyarıyor bir oyuncu

Euronews’e konuşan küçük bir kumpanyanın menajeri, bir tiyatro yönetmeni ve bir oyuncu geçim kaynaklarının sadece gösterilerin iptaliyle değil aynı zamanda okullarda yürütülen eğitim aktivitelerinin kapatılmasıyla da zarar gördüğü uyarısında bulunuyorlar.

Giovanni takma ismini kullanan bir görüşmecimiz Euronews’e, kenara ayıracak bir miktar paranız yoksa maddi olarak sıkışacağınızı söyledi. Kendisi çoğu zaman serbest çalışıyor ve belli bir kumpanyayla devamlı beraber çalışıyor. Aynı zamanda eğitmenlik yapıyor, gençlere ve yetişkinlere atölyeler düzenliyor.

Kapanmalar olmadan önce gelirinin devamlılığı; eğitmenliği ve yürüttüğü atölyeler ile garanti altındaydı.

Euronews’e atölyelerin “danışmanlık hizmeti” olarak tanımlandığını söyleyen Giovanni, “Aslında, ders veriyor olsam da iş müfettişi geldiğinde danışmanlık hizmeti verdiğimi söylemem gerekiyor. İşveren bana daha iyi bir ücret verecek pozisyonda olmadığından bu bir çıkmaz oluşturuyor” diyor.

“Gelirimiz her sene 10.000-15.000 euro arası. Bu hayatta kalmaya ancak yetiyor.”

Giovanni gibi oyuncular gelirini aylık kazanmıyor. “Her yıl tüm geliri yılda bir, iki, ya da üç kerede kazanıyorsun. Her bir proje tek seferde ödenir. Belki 6.000 euro Kasım’da, 7.000 euro Temmuz’da, bu parayla tüm bir yılı idare etmeye çalışırsın” diyor Giovanni.

Dolayısıyla kısıtlama tedbirleri “Sizi şubat ayının sonunda, banka hesabınız sıfırken vurduysa o zaman sıkıntıdasınız demektir. Yok eğer 3.000 euronuz kaldıysa, o zaman idare edebilirsiniz.”

Giovanni İtalya’nın en prestijli tiyatro okullarının birinden mezun olmuş, ama Euronews’e bahsettiğine göre işi, “Acımasızca Darwinist: Mezun olduktan on yıl sonra ancak yarımız bu sektörde çalışmaya devam ediyor. Diğerleri mesleklerini değiştiriyor.”

Paradoksal olarak “Bu devirde ne kadar iyiyseniz o kadar güçlük çekersiniz, çünkü bu, az sayıda atölye yaptığınız ve sadece gösterilere dayanarak  geçiminizi sağladığınız anlamına gelir.”

Şöyle özetliyor: “Virüs pek çok oyuncuyu vergi memuruna dönüştürdü; evlerimize kapandık, borçlarımızı geç ödeyenlerden ya da geri ödemekte zorlananlardan borç topluyoruz, masrafların geri ödenmesi için kendimizi yırtıyoruz.”

Bunun haricinde, devletin sağladığı sosyal yardımlara erişim meselesi de var. Sağlık ya da işsizlik yardımlarına ulaşabilmek için Sosyal Güvenlik Kurumu’na (INPS) göstermeniz gereken minimum bir gün sayısı var.

Dahası, Il Mattino’ya göre, çalışanlar olarak formlarınız tamamlanmamışsa, geçerli bir gerekçeden dolayı işten çıkartılabiliyorsunuz ve bundan dolayı ödenekten yararlanabilmek için gerekli gün sayısından kaybetmiş oluyorsunuz.

Küçük bir turne kumpanyası otuzdan fazla etkinliği  iptal etmek zorunda kaldı

Rossella Rapisarda, Eccentrici Dadarò adlı tiyatro topluluğunun sahibi ve geçimini sadece turnelerle sağlıyor. 

Topluluğun bulunduğu Milano, tamamıyla karantina altına alınan ilk bölge oldu ve Milano’da tüm tiyatrolar 23 Şubat’tan bu yana kapalı. 

“Tek kaynağı düzenli gösteriler olan tüm tiyatro toplulukları gibi şu anda krizin içerisindeyiz. Şu ana dek tam sezonda olmamıza rağmen otuzdan fazla sergilemeyi gerçekleştiremedik. Normal şartlarda, Ocak-Mart ayları en yüksek hasılat beklediğimiz dönemdir.”

Rosella’nın aktardığına göre, aynı zamanda bölge tarafından desteklenen topluluğun bugüne kadarki ekonomik zararı yıllık 250.000 euro ciro üzerinden 30.000 euroyu bulmuş durumda.

Toplulukta dört kişi sanat bölümünde, dört kişi ofis personeli olarak ve bir düzine kadarı da aktör, müzisyen ve teknisyen olarak görev yapıyor. Toplulukta görev alan bu çalışanların hepsi kooperatif modeline benzer şekilde eşit ücret alıyor, hepsinin 1.200 euroluk temel bir geliri var.

Gösteri başına her oyuncu, tur katkıları ve primlerine ek olarak, yaklaşık 100 euro kazanıyor. Sendika tarafından belirlenen en düşük ücret ise 56 euro. 

Oyuncuların her biri şu an krizin başından bu yana “en az 3.000 euro” zarar etmiş durumda. Daha da fazlası diyor Rosella: “Aylar süren çalışma, planlama, yönetim ve provalar da boşuna gitti.”

“Her şey bloke oldu. Şimdi tüm takvimi yeniden düzenlememiz ve gelecek yıl için telafi programı yapmamız gerekli ki böyle bir durumda gelecek yılın programının da sonraki yıla kayma riski var. Cirodaki kaybın yanı sıra likidite durma noktasına geldi. Kimse kimseye ödeme yapmıyor ve herkes bu durumdan etkileniyor.”

İstikrarlı bir tiyatroda, toparlamak iki yılı bulacak

Milano’nun en büyük dördüncü orta-büyük tiyatro kompleksi olan Manifatture Teatrali Milanesi başkanı Gaia Calimani, daha ilk günden on gösteriyi iptal etmek zorunda kaldıklarını ve bunun da kendilerine 55.000 euroya mal olduğunu aktardı.

Bu zarardaki en büyük pay, okulların kapanmasından ve tüm biletler satılmışken turun iptal edilmesinden kaynaklanıyor.

Calimani, “3 milyon euro olan ciromuz bugüne kadar 200.000 euro zarar gördü” diyor ve ekliyor: “Tiyatro binasına ek olarak iki tane de oyunculuk okulumuz var. Kapatmaların ilk gününde elli beşten fazla öğrencinin eğitimine ara verip, izin verdik.” 

Calimani Euronews’e, herkesin en çok umut ettiği tedbirin toplulukların maddi olarak desteklenmesi olduğunu söyledi: “İnsanların bir süre idare edebilmesi için en azından önümüzdeki sonbahara kadar bir tür işsizlik fonu ayarlanabilir. Sezon kapandı. Mayısta yeniden açılsa bile bitti artık. Bir dahaki sezona kadar ertelemeye gayret edeceğiz.”  

“Olumlu olarak görebileceğimiz bir şey varsa eğer” diyor Calimani “O da her türlü etkinliğin askıya alındığı bu dönemin, insanlarda yeniden sinemalara, müzelere, tiyatrolara ve kültürel aktivitelere dönme isteği uyandıracak olmasıdır. Her ne kadar kültürel organizasyonlarımızın alacağı zarar asla ortadan kaldırılamayacak olsa da alacağımız tepkinin pozitif olacağına gerçekten inanıyorum. Yeniden kendi ayaklarımızın üzerinde durmamız en aşağı iki yılı bulacak.”