Kültür Sanat Komisyonu, 4-25 Kasım 2019 haberlerini değerlendirirken ağırlıkla İstanbul Tiyatro Festivali’ni, Levent Üzümcü’nün oyununun tekrar engellenmesini, Norm Ender’in şarkısının Spotify’dan kaldırılmasını,  Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Politikaları Kurulu’nun gezilerini ele aldı.

23. İstanbul Tiyatro Festivali

İstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından düzenlenen 23. İstanbul Tiyatro Festivali, 13 Kasım- 1 Aralık 2019 tarihleri arasında gerçekleşti. Tiyatro festivali, önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da yerli oyunların yanı sıra birçok yabancı oyuna ev sahipliği yaptı. Uzun yıllardır yerel yönetimlerin, üniversitelerin ve Kültür Bakanlığı’nın yurt dışından tiyatro oyunları getirmek için yatırım yapmaması nedeniyle İKSV’nin Tiyatro Festivali bu alandaki en önemli tiyatro etkinliği durumuna geldi. Belki biraz da bunun sonucu olarak festival, 2 yılda bir periyodunu bıraktı, ve her yıl yapılmaya başlandı. 

Festival süresince ve festivalin ardından çok az değerlendirme yazısı yazıldığı dikkatimizi çekti. Genellikle sosyal medyada çeşitli eleştiri ve yorumlar yer alsa da, Mimesis Sahne Sanatları Portali dışında festivali genel olarak değerlendiren yazılara rastlamamak şaşırtıcı oldu. İstanbul Tiyatro Festivali, İstanbul’un kültür hayatında önemli bir yerde duruyor ve bu anlamda çok daha fazla değerlendirme ve öneriyi hak ediyor.

Mimesis Sahne Sanatları Portali’nde yayınlanmış iki yazının derli toplu bir değerlendirme sunduğu söylenebilir. Bu yazılarda iki farklı bakış açısı var. Mehmet K. Özel, festivalde yer alan yabancı oyunların kullandığı estetik araçlara odaklanırken,  Zehra İpşiroğlu gösterilerin içeriğine odaklanıyor ve oyunların dramaturjilerini ele alıyor. 

Festival bilet fiyatlarının yüksekliği sosyal medyada epey gündem oldu. Ancak, Türk Lirası’nın Euro karşısında kaybettiği değer nedeniyle yurt dışından gelen oyunların ciddi maliyetlerinin oluştuğunu hesaplayabiliyoruz. Sponsorlukların ve yerel desteklerin sınırlı olması nedeniyle bu bilet fiyatlarından kaçınmak zor görünüyor. Yine de festival gişelerinde ve salon girişlerinde çalışan görevlilerin öğrencilere mümkün olduğunca yardımcı olduğu da gözlenebiliyor. Bir başka gözlem de festivale katılımın bilet fiyatlarına rağmen oldukça yüksek olduğu yönünde.

Uluslararası yapımların Türkiye’ye getirilmesine yönelik organizasyonların ve bu gösterilerin sergilendiği salonların azalması (AKM’nin yıkılması, CRR’de bu tür programların yer almaması) seyircinin İstanbul Tiyatro Festivali’nden beklentisini artırıyor. Belki de bu nedenle festival artık 2 yılda bir değil, her yıl yapılıyor. Öte yandan bu durum, yerli yapımlar için bir sorunu ortaya çıkarıyor.  Yurt dışı yapımları izlemek üzere harcanan bütçe, yerli tiyatroların sezon başında seyirci problemi ile karşılaşması sorununu ortaya çıkarabiliyor.

Kültür Bakanlığı Desteklediği Filmleri Açıklamıyor mu? 

Kasım ayının öne çıkan haberlerinden biri, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 2018 yılında sinema sektörüne yaptığı desteklerle ilgili idi.  Kültür Bakanlığı sitesinde 2018 yılında 25 filmin desteklendiği bilgisi verilirken, Bakanlığın 2019 yılı bütçe sunumunda 40 filmden bahsedilmesi ve verilen destek rakamlarının da birbirinden farklı olması tartışma yarattı. Bu konuya dair net bir açıklama yapılmadı. Hükümetin pek çok alana ayırdığı bütçeyi şeffaf bir şekilde paylaşmaması nedeniyle, kültür sanata ayrılan bütçenin bir kısmının farklı bir alanda kullanılmış olabileceği şüphesi gündeme geldi.

Cumhurbaşkanlığı Kültür-Sanat Politikaları Kurulu

Kasım 2019’da dikkatimizi çeken bir başka haber, Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Politikaları Kurulu’nun Eylül ayından itibaren her ay bir ili ziyaret ettiğini, bu ilin kültür-sanat birikimini öğrendiğini ve yerel kültür-sanat kurumları ile toplantılar yaptığını aktarıyordu. Eylül’de Hakkari ve Ekim’de Hatay’ın ardından, Kasım ayında da Eskişehir’in ziyaret edildiğini belirten yazı,  kurulun gittiği her şehirde ören yerlerini gezdiğini ve yemek kültürü hakkında bilgi edindiği belirtiyor. Kurulun web sitesine bakarak bu gezilerden ne tür rapor ve öneriler çıkardığını araştırdık ancak bu yazının hazırlandığı döneme kadar hiçbir raporun kamuoyu ile paylaşılmadığını gördük. 

İmamoğlu’na Yönelik Karalama Kampanyaları ve Sanat

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik karalama kampanyaları seçimlerden önce başlamıştı. Seçimlerden sonra da hız kesmeden devam etti. İBB’nin kültür sanat programları da bu kampanyaların bir parçası olarak karşımıza çıkıyor. Önceki aylarda Necip Fazıl’ın oyunlarının sansürlendiği iddiasının ardından, Yeni Akit gazetesi Kasım ayında İBB programlarında yer alan Kadıköy Halk Tiyatrosu’nun “Mor” adlı oyunu hakkında bir haber yaptı.  “CHP yönetimine geçen İBB, çeşitli semtlerde sahnelenen, feminist ideolojinin propagandasının yapıldığı ‘Mor’ isimli tiyatro oyununun sponsoru oldu.” açıklamasıyla verilen haberde, okuyucular, ücretsiz olmasına kanarak bu oyuna gitmemeleri için uyarılıyorlar. Bu haberin ardından tiyatrocular tepki gösterdi. Ayşegül Yalçıner ve Ali Yalçıner imzasıyla yayımlanan yazılı cevapta, haberin sanata, sanatçıya, kadına saygısı olmayan ve açıkça kadın düşmanlığı yapan zihniyetin ürünü olduğu vurgulandı

Kayseri Film Festivali’nde İki Film Yarışma Dışı Bırakıldı

Kayseri’nin Talas ilçesinde gerçekleştirilen 7. Kayseri Film Festivali’nin ulusal yarışma jürisinde yer alacağı açıklanan Burak Çevik’in ‘Aidiyet’ filmi ve Serhat Karaaslan’ın ‘Görülmüştür’ isimli yapımı ulusal yarışma jürisinin kararıyla programdan çıkarıldı. Aidiyet’in 29 Kasım günü yapılması gereken gösterimi de yapılmadı. Film festivallerinde jüriler filmleri büyük salonlarda izliyorlar. Jürinin filmi konsantre olarak ve içine girerek izlemesi için yapılan bu uygulama, Kayseri Film Festivali tarafından değiştirildi.  Festivalin, jüriye filmleri vimeo linki ile izletmek istemesi üzerine Burak Çevik ve Serhat Karaaslan bunu itiraz ederek, jürinin filmleri sinemada izlemesi gerektiğini belirtti. Festivalin bunu kabul etmemesi üzerine, yönetmenler filmlerini festivalden çekti. Festivalin, basit bir şekilde yerine getirilebilecek bu talebi reddetmesinin gerekçelerini anlamak mümkün değil. 

Norm Ender’in Şarkısının Spotify’dan Kaldırılması 

Norm Ender; Temmuz 2019’da yayınladığı “Mekânın Sahibi” adlı şarkısıyla Ezhel, Ben Fero gibi rap müzisyenlerine diss attı ve organizasyon şirketi Pozitif’ın yöneticisi Elif Cemal’e dönük doğrudan eleştirilerde bulundu. Bu şarkı oldukça fazla yoruma hatta Norm Ender hakkında dava açılacağı söylentilerine yol açtı. Kasım ayında yer alan haberlerde, şarkının çalıntı olduğu iddiasıyla Spotify’dan kaldırıldığı duyuruldu. Sözleri ve yazılış biçimi nedeniyle çalıntı olma ihtimali sıfıra yakın olan bu şarkı hakkındaki ihbar ve Spotify’ın bu ihbarı değerlendirmek durumunda kalması, Rap kültürü içinde yer alan ‘diss atma’ geleneğine kültür endüstrisi içinden bir müdahale yapıldığını düşündürüyor. Şarkının çalıntı olmadığı kanıtlanınca Spotify şarkıyı tekrar erişime açtı.

Levent Üzümcü’nün Oyunu Bir Kez Daha Engellendi

Levent Üzümcü’nün “Anlatılan Senin Hikayendir” oyununun Hopa’daki bir okul salonunda sahnelenmesi, Hopa Kaymakamlığı tarafından engellendi. Kaymakamlık oyun organizatörlerine oyunun kamu binalarında sergilenmeye uygun olmadığını belirten bir yazı verdi. Böylece, oyun ya da konserlere dönük keyfi engellemelerin bir örneği daha kayıtlara geçti. Bu engellemenin ardından oyun Hopa’da bir düğün salonunda sergilendi, ve Oyuncular Sendikası bu duruma tepki gösterdi.